|
|
Fuat Önen posted on April 22, 2019 16:30
Türkiye eskiden CHPnin zinde güclerle ilişkisini tartışırdı. CHPnin bu güçlerle ilişki üzerinden iktidar kurguladığını söylerdi. Bu iddialar yanlış da değildi. Belki korelasyon yanlış kuruluyordu. Zinde güçler iktidarlarını CHP üzerinden sürdürüyorlardı. Ne de olsa CHP devleti kuran parti olarak gözüküyordu. Aslında CHP devletin çocuğuydu. Şimdi bu rolü MHP üstlenmiş gözüküyor.
MHP, AKP, klasik devlet kadrolarından oluşan yeni iktidar blokunda MHPnin işlevi budur. Bahçeli bu blokun koçbaşı dır. Blok içi çelişkileri atraksiyonlarla çözmeye,zinde güçlerin sözcülüğune soyunmaktadır.
Dış dinamiklerin elverişli olmadığı bir ortamda zinde güçlerin iktidara uzanması zordur. Sivil görünümlü asker-polis devleti bu iktidar bloku için makul bir yönetim biçimidir. Tariflerini kaybetmiş bu nedenle derin bir siyasi kriz içinde olan Türkiye devleti icerde ve dışarıda her tür çatışmaya ve operasyona açık bir hale gelmiştir.
Bunun temel nedeninin Kürdistan gerçekliği olduğunu tekraren yazıyorum. Bu durumda Türkiyede olacak hiçbir şey sürpriz olmayacaktır.
Bu girizgahtan sonra söylemek istediğim esas mesele şudur.
1- Bu iç çatışma bizi(Kürdistanlıları) elbette ilgilendirmektedir. Sonuçları bizi etkileyecektir. Maalesef bu çatışmaya salt dışarıdan bakamayız.
2- Ancak bu çatışma bizim (Kürdistanlıların) çatışması değildir.
3- Bu çatışmadan çelişkilerden yararlanmak, krizi fırsata dönüştürmek için Kürdistani bir siyasi özne olarak müdahale etmeliyiz. Yani kendimiz olarak ve kendimiz kalarak siyaset arenasında yer almalıyız.
4- Böyle bir siyasi özneden yoksunuz. Bu yoksunlukla çatışmaya içerden dahil olmak niyet ne olursa olsun bizi çatışan taraflardan burinin eklentisi yapaŕ.
5- Géçmiş tarihi deneylerimiz bunun somut göstergesidir. TCnin iç çatışmalarına bu tarih bilinciyle yaklaşmalıyız.
6- Yılardır süren sahte barış çağrılarının işlevsizliğinin açığa çıktığı günléri yaşıyoruz. Kürdistan gibi işgalci, jenosidal bir cendereye sıkıştırılmış bir ülkede barış görüntüsünün geçici, mucadele ve çatışmanın kalıcı olduğu bir kez daha kendisini göstermiştir.
7- Hak ve özgürlük mücadelesinin "barışçı" yöntemleriyle barışın ayni şey olmadığı anlaşılmış olmalıdır.
8- Derlenip toparlanmalı, ulusal hedefler etrafında kenetlenmeliyiz. Kürdustanin her tarafında ve bu arada Türkiyedeki Kürt nüfus içinde savunma komiteleri kurmak, bu dönemin rasyonel bir örgütlenmesi olarak gündemimizde olmalıdır.
9- Bir yıldır sahte gündeminiz olan seçim sarhoşluğundan hızla sıyrılıp gerçek gündemimize yoğunlaşmalıyız.
There are currently no comments, be the first to post one!