Bugün Güney Kürdistan’da Kürdistan Başkanlığı Yasası, Kürdistan Başkanı’nın görev süresi ve başkanın yetkileri meselesi tüm Güney Kürdistan Kürdleri ve hatta Kürdistan’ın diğer parçalarındaki Kürdlerin büyük bir kesimini meşgul ediyor.
Kürdistan Başkanlığı krizi, krizlerin anası haline gelmiş.
3 aydan beri Kürdistan Parlamentosu, Kürdistan Hükümeti, Kürd siyasal partileri, Kürd basın ve yayın organları bu kriz ile uğraşıyorlar.
Kürdistan Parlamentosu 23 Haziran da toplanarak YNK, Gorran, Yekgirtu ve Komel partilerinin sundukları Başkanlık Yasasına dair projelerinin ilk okunuşunu gerçekleştirdi ve Yasa Komisyonu’na gönderdi. KDP Parlamentonun toplantısını boykot ederek “darbe” olarak değerlendirdi.
Kürdistan Parlamentosu 19 Ağustos’ta olağanüstü bir toplantı yaparak Yasa Komisyonunun sunduğu projeyi görüşmek istedi. Fakat, toplantı gereken katılım sağlamadığından dolayı yapılmadı.
Haftalardır KDP, YNK, Gorran, Yekgirtu ve Komel arasında bir dizi toplantı yapıldı ve hiçbir sonuç ortada yoktur. Bu partiler arasında 5 toplantı yapıldı, 6 Eylül de 6. Toplantı yapılacak.
Bir de “küçük” partilerle yapılan toplantılar var…
Kürdistan Başkanlığı yasası, görev süresi ve yetkileri meselesinin tartışıldığı bu süreçte en çok ismi geçen Kürd şahsiyetleri Mesud Barzani ve Newşirwan Mustafa’dır.
KDP Merkez Yayın Organı Xebat Gazetesi 30 Temmuz Başyazısını tümden Nawşirwan Mustafa’ya ayırmıştı. Xebat’ın imzasız başyazıları doğrudan KDP yönetimini bağlıyor. Bu başyazıda bir dizi suçlamanın yanı sıra “ Nawşirwan Mustafa’nın eli kanlıdır…… sadakatsızdır……. KDP düşmanıdır” vs.. vs.. nitelemeler yapıldı.
KDP Merkezi Yayın organı Xebat gazetesi 22 Ağostos tarihinde imsasız yayınladığı “ Parti ve Yekiti” adlı baş yazısında yine Newşirwan Mustafa’yı doğrudan hedef aldı. Bu makalede “ YNK’ de bir kesimin iradesini Nawşirwan Mustafa’ya teslim ettiğini……………. Nawşirwan Kürdistan Parlamentosunu, Kürdistan Başkanlığını ve YNK kitlesini kontrol etmek istiyor”denilmekte. Yazının devamında YNK’nın düşmanlığa zemin hazırlayan ve temelini Mam Celal’ın attığı barış ve kardeşliğe sırt çevirmesi makul mudur diye soruyor.
KDP basın ve yayın organlarında sürekli olarak Newşirwan Mustafa’ya karşı makaleler yayınlanıyor.
Sadece Güney Kürdistan’da değil, Avrupa ve Kuzey Kürdistan’da “ Nawşirwan Mustafa’nın İran’ın adamı olduğu ve Mesud Barzani’nin yeniden Kürdistan Başkanı seçilmemesi için YNK ile birlikte devreye sokulduğu” yönünde “tespitler” başını almış gidiyor.
Fakat, bu Başkanlık krizi süreci içinde en çok ziyaret edilen birkaç Kürd şahsiyetlerinden biri de Newşirwan Mustafadır. Farklı ülkelerden bir dizi yabancı delegasyon doğrudan kendisiyle görüştü.. Güney Kürdistan’da KDP dışında belli başlı tüm siyasal partiler, Kürd şahsiyetleri, aydınlar ve çeşitli partilerin üst kademe yöneticileri (eski ve yeni) Suleymaniye’de Newşirwan Mustafa’yı ziyaret ettiler.
Tüm bu görüşmelerden sonra tek bir basın toplantısı yok.
Sadece toplantılara katılanların sızdırdığı bazı bilgiler var. YNK’den bazı yöneticiler Newşirwan Mustafa’yı ziyaret ederken “yeni bir iç savaş “ yönündeki kaygılarını dile getiriyorlar. Newşirwan Mustafa buna karşılık, “ Silahlı güçleri olan partiler iç savaştan korksunlar.. Gorran’ın askeri güçleri yok “ diyor.
ABD delegasyonu Newşirwan’ı ziyaret ettiğinde “Neyle meşgul olduğunu ?” soruyor. Newşirwan Mustafa, “Başkan Obama’nın başkanlık süresini iki yıl daha uzatmak ile meşgulüm” diye espri yapıyor. Toplantıda hazır bulunanlar bu esprinin ardından gülüyorlar.
Başkanlık krizinin Daiş ile yapılan savaşı dahi gölgede bıraktığı aylardan beri süren tüm tartışmalarda ilgili ya da ilgisiz olan herkesin bir şeyler söylediği bir ortamda Newşirwan Mustafa bir gün bir demeç vermedi, her hangi bir televizyon kanalına açıklama yapmadı ve tek makale yayınlamadı.
Newşirwan Mustafa sessizliğini koruyor. Bazı gazeteci ve televizyonların görüşme istemlerini de reddettiği biliniyor.
Aslında Kürdistan siyaset dünyasına baktığımız zaman Newşirwan Mustafa teorik olarak en yetkin, kapsamlı, ciddi bir genel kültüre sahip, yanlışları ve doğrularıyla Kürdistan siyasetinin son 50 yılına damgasını vuran tek tük kadrolardan biridir.
Newşirwan Mustafa’nın Kürd tarihi, edebiyatı, Mirnişinleri, Kürd basını ve anılarını kapsayan onlarca kitabını okudum. Son bir kaç yıl içinde kaleme aldığı “Be Dem Rêgawe Gulçînîn” adlı 5 ciltlik dev eserini de okudum. Bazen kendi kendime sorduğum da oldu; “Niçin bu adam tarih ve edebiyat ile değil, siyaset ile uğraşıyor?” diye …
Newşirwan Mustafa bu teorik birikimle isteseydi Kürdistan Başkanlık krizine ilişkin bazı şeyler söylerdi.
Dış dünya ile komünikasyon sorunu da yok. En azından Ortadoğu ve Avrupa’nın temel dillerinden Arapça, Farsça, İngilizce ve Almanca gibi dilleri akıcı bir şekilde konuşuyor.
Sonuçta bu süreçte en çok saldırıya uğrayan biri olarak gazetecilerle görüşerek Başkanlık krizi üzerine düşüncelerini açıklayabilirdi ya da kendisini savunabilirdi.
Ama yapmıyor ve sessizliği tercih ediyor.
Newşirwan Mustafa konuşmayınca tek çare geçmişte Nawşirwan Mustafa’nın “Kürdistan Başkanlığı Meselesine” ilişkin ne düşündüğünü ve neler yazdıklarına bakmak kalıyor.
NEWŞİRWAN MUSTAFA’NIN KÜRDİSTAN BAŞKANLIĞI, GÖREVLERİ VE SEÇİM BİÇİMİ KONUSUNDAKİ DÜŞÜNCELERİ YENİ DEĞİLDİR:
Newşirwan Mustafa’nın geçmişte Kürdistan Başkanlığı konusunda ne düşündüğünü öğrenmek için Güney Kürdistan basınına ve onun bu konuda yazdıklarına bakmaya çalıştım.
Bu konuda Newşirwan Mustafa’nın 2013 yılında kaleme aldığı “ Proseya Pêkhatina Serokayetîya Herêm- Xulyaya Serokayetîyê”(Bölge Başkanlığını Oluşturma Süreci- Başkanlık Hülyası) 61 sayfalık broşürünü yeniden okudum.
Newşirwan Mustafa “Başkanlık Meselesi”ne dair gelişmeleri Saddam Hüseyin rejiminin yıkılmasından önce Londra’da yapılan Irak muhalefetinin toplantılarına kadar götürüyor. O dönemler ABD Başkanı G. Bush’un özel temsilcisi Zalmay Xelilzad tüm Irak muhalif güçlerini tek bir çatı altında toplamak için büyük bir çaba içindedir. Fakat Irak muhalif güçleri kendi aralarında ciddi bir şekilde parçalanmışlar. Bazıları diğerleriyle olan sorunlarından dolayı ve bazıları da Amerika’nın bu işin içinde olmasından dolayı toplantıya katılmıyorlar. Mam Celal’ın Iraklı güçlerin bir araya gelmesi için büyük bir çabası ve rolü vardı. Mam Celal’ın bu çabalarından dolayı, bir gün, Zalmay Xelilzad Mam Celal’a; “Siz gelecekte Irak’a başkanlık yapacak en iyi kişisiniz” diyor.
O günden sora Irak’a Başkanlık meselesi Mam Celal’ın hülyası oldu diyor.
Saddam Hüseyin rejiminin yıkılmasından sonra “Meclisi Hüküm” oluşturuldu… Mam Celal ve Kek Mesud birer ay Meclis Başkanlığı yaptılar… Diğer Irak liderleri de… Bu arada “Devlet İdaresi Kanunu” yazıldı ve daimi bir anayasanın hazırlanması ve seçimlerin yapılması için kurumlaşmaya gidildi.
Paul Bremer o dönem ABD tarafından Irak’a sorumlu olarak atanmıştı. Paul Bremer Kürdlere Irak Başkanlığı görevini vermek istemiyordu. Ona göre bir Sünni Arap Irak Cumhurbaşkanı, bir Şii Arap Başbakan ve bir Kürd Parlamento Başkanı olmalıydı.
Mam Celal YNK Politbürosuyla Irak Parlamentosunun başkanlığı görevini alıp almama meselesini tartışıyor. YNK Politbürosu Parlamento başkanlığının fazla bir rolü olmadığını söylüyor ve karşı çıkıyor. O dönem YNK adına Dr. Fuad Mahsum Parlamento Başkanlığına getiriliyor. Bilindiği gibi Şiiler adına Dr. İbrahim Caferi Başbakan ve Sünniler adına Dr. Eyad Alawi ise Cumhurbaşkanı oldu. Bakanlıklar da Irak ve Kürdistan siyasal güçleri arasında paylaştırıldı.
Mevcut yönetim Irak’ı seçimlere götürecek ve bir Anayasa hazırlayacaktı.
KDP ve YNK yöneticileri Kek Mesud ve Mam Celal başkanlığında 01 Aralık 2004 tarihinde Pirmam’da toplanıyorlar. Bu toplantıda yapılacak olan seçimler ve görevlendirmeler konusunda bir antlaşmaya varılıyor.
Nawşirwan Mustafa kendisi bu toplantıya katılmıyor. YNK adına Mam Celal, Xosret Resul, Ömer Seyid Ali, Mustafa Seyid Qadir ve Adnan Müfti katılıyor. Newşirwan Mustafa’nın iddiasına göre Mam Celal ile toplantıya katılan Adnan Müfti’nin dışında diğerlerinin antlaşma metninin içeriğinden haberleri yoktu. O’na göre bu metni büyük ihtimal ile Adnan Müfti ve Azad Berwari kaleme almıştı ve onlar içeriğini biliyorlardı.
Antlaşmanın içeriği kısacası:
1) Irak genel seçimlerine tüm Kürdler tek bir liste haline katılacaklar.
2)Kürdistan Parlamentosu seçimlerine ise YNK ve KDP dahil Kürdistanlı güçler ortak bir liste ile katılacaklar.
3)Kürdistan ve Irak’taki üst görevlendirmeler şöyle olacak:
a) Kürdistan Bölge Başkanlığına Mesud Barzani,
b) Irak Cumhurbaşkanlığına yada Başbakanlığına Celal Talabani
c)Kürdistan Parlamento Başkanlığına YNK’den biri olacak,
d)Kürdistan Başbakanlığına KDP’den biri olacak.
Yine bu toplantıda Kürdistan’da mahalli seçimlere (belediye vs) her parti kendi listesiyle katılacak.
30 Ocak 2005 tarihinde Irak ve Kürdistan’da seçimler yapıldı.
Newşirwan Mustafa’nın anlatımlarına göre YNK ve KDP Duhok, Hewler ve Suleymaniye’deki belediye seçimlerine ayrı listelerle katılmışlardı.. KDP, Komünist partisi, Asuri-Keldani ve bazı Türkmen çevreleriyle ortak bir liste halinde katıldılar. Buna rağmen YNK listesi bu 3 vilayette KDP’den 20 binden fazla oy almıştı.
Kek Mesud Barzani 2 Şubat 2005 tarihinde Mam Celal’a bir mektup yazıyor ve seçimlerde yapılan yolsuzluklardan söz ediyor.(Newşirwan mektubun tam metnini yayınlamış) Newşirwan Kek Mesud’un bu mektubunu YNK’nın aldığı fazla 20 bin oya bağlıyor.
3 Şubat 2005 tarihinde Mam Celal ve Kek Mesud başkanlığında YNK ve KDP arasında Pirmam’da ortak bir toplantı yapılıyor.
KDP’den Neçirwan Barzani, Mesrur Barzani, Hoşyar Zebari, Roj Nuri Şawes, Fazil Mirani, Mesud Saleyi, Serbaz Hawrami, Felakeddin Kakayi, Muhamedi Mela Qadir, Dr Cergis Hesen, Azad Berwari ve Abdulselam Berwari toplantıya katılıyor.
YNK’den ise Dr. Berhem Salih, Dr. Fuad Mahsum, Adnan Müfti, Osman Haci Mahmud, İmad Ahmed, Arselan Bayiz, Omer Seyid Ali, Omer Fetah ve Newşirwan Mustafa..
Bu toplantıda Irak ve Kürdistan üzerine konuşuldu.
Celal Talabani Irak Cumhurbaşkanı, Mesud Barzani Kürdistan Başkanı, Neçirwan Barzani Kürdistan Başbakanı, Adnan Müfti Kürdistan Parlamento Başkanı olacak.
Kürdistan Bakanlar kurulu Irak gibi olacak.
Maliye, Peşmerge, İçişler Bakanı ve Adalet bakanı hariç( 2 bakanlık süreci devam edecek) diğer bakanlıklar birleştirilecek…
30 Ocak üzerinden aylar geçiyor. Kürdistan Parlamentosu toplanamıyor. 26 Mart 2005 tarihinde Newşirwan Mustafa Reform Web sayfasında “ Kürdistan Parlamentosu Toplantısı ve Kürdistan Hükümetinin Birleştirilmesi nereye kadar ertelenecek?” başlığı altında uzun bir makale yazıyor.
4 Nisan 2005 tarihinde Mam Celal Irak “geçici” Cumhurbaşkanı seçiliyor.
18 Nisan 2005 tarihinde KDP ve YNK politbüroları Dukan’da ortak bir toplantı yapıyorlar.
Bu toplantıda:
1) Kürdistan Parlamentosunun toplanması:
Parlamentonun toplantısı Qeladiza şehrinin Saddam tarafından bombalandığı 24 Nisan günü olarak tespit ediliyor. Adnan Müfti Parlamento başkanı, Kemal Kerküki yardımcısı ve Firset Ahmed sekreter olacak.
2) İki idarenin birleştirilmesi:
Bu konuda YNK’den 3 KDP 3 kişiden oluşan ortak bir komisyon oluşturuldu.
Komisyonun görevi birleştirilmesi gereken bakanlıklar için gereken çalışmaları yapmak.
Peşmerge, Maliye, İçişleri ve Adalet Bakanlıklarının birleştirilmesi erteleniyor.
Birleştirilecek bakanlıklara getirilecek şahıslar tespit edilecek.
3) Kürdistan Başkanlığı Kanunu
KDP delegasyonu beraberinde Arapça kaleme aldıkları “ Qanun Reis El İqlimi Kurdistan”(Kürdistan Bölge Başkanlığı Kanunu) adı altında bir yasa taslağı getiriyor. YNK delegasyonu yasa taslağını incelemek için zaman istiyorlar.
4) Kerkük Eyalet Meclisi… meselesi konuşuluyor.
O dönem Mam Celal, Dr. Fuad Mahsum ve Dr. Berhem Salih Bağdat’ta buluyorlar.
Xosret Resul, Dr. Kemal Fuad, Mela Baxtiyar ve Mustafa Seyid Qadir Irak dışındalar.
Buna rağmen 20 Nisan’da YNK yönetimi Başkanlık yasasına ilişkin 20 Nisan da toplanıyor.
21 Nisanda KDP ve YNK yönetimleri Pirmam’da toplanıyorlar. YNK delegasyonu Başkanlık Yasasına ilişkin önerilerini de götürüyorlar.
Fakat, toplantıya Kek Mesud Barzani’nin katılmasında dolayı gündeme getirmiyorlar. Diğer sorunları Parlamentonun toplantısı ve Hükümet meselelerini konuşuyorlar.
Kürdistan Parlamentosu toplantısı çeşitli bahanelerle 30 Nisan’a erteleniyor.
28 Nisan günü KDP ve YNK yönetimleri Dukan’da Başkanlık Yasasını görüşmek için toplanıyorlar.
KDP, YNK’nin Başkanlık Yasasına ilişkin getirdiği önerileri kabul etmiyor.
KDP başkanın 4 yıl için seçilmesini, seçimlerin halk tarafından oy çokluğu ile yapılmasını, başkan yardımcılığına karşı çıkıyor, başkanın silahlı güçlerin genel komutanı ve Asayiş Meclisinin başkanı olmasını istiyordu..
Bu toplantıda bir sonuca varamıyorlar.
Kürdistan Parlamentosu toplantısı ve iki idareyi birleştirmek için oluşan komisyonun toplantısı belirsiz bir tarihe ertelendi.
Kürdistan Parlamentosunun toplantısı 30 Nisan’da olacağını düşünerek bir dizi Kürd ve Kürd dostları yurtdışından Hewler’e gelmişlerdi.
Newşirwan Mustafa 4 Mayıs da Reform Web sayfasında “Irak ileri Kürdistan Geriye Gidiyor” ana başlığı altında bir makale yazıyor ve yayınlıyor.
Nawşirwan Mustafa bu makalesinde KDP ile YNK arasında “Kürdistan Bölge Başkanlığı Yasasına” dair ortaya çıkan sorunları kamuoyu ile paylaşıyor.
Ortaya çıkan sorunlar:
1)Kürdistan Başkanın yetkileri,
2)Kürdistan Başkanının görev süresi,
3) Kürdistan Başkanının seçilme biçimi (halk yada parlamento)
Newşirwan Mustafa makalesinde KDP ile YNK’nin kendi aralarında yaptıkları antlaşmaya göre “eğer Kürdler Bağdat’ta Başbakan ya da Cumhurbaşkanı görevlerini almasalar Kürdistan’da Başkanlık olamayacak” şeklindedir.
KDP çeşitli bahanelerle Kürdistan Parlamentosu toplantısını (24 Nisan ve 30 Nisan) erteledi.
Newşirwan Mustafa KDP’nin Kürdistan Başkanlığı Yasasını ve YNK’nin Başkanlık Yasasına getirdiği önerileri yayınlıyor.
Newşirwan 5 Mayıs 2005 tarihinde yine Reform Sayfasında “Irak Cumhurbaşkanlığı Karşılığında YNK KDP’ye Ne Verdi?” başlıklı bir makale yazıyor ve düşüncelerini açıklıyor.
Yazar iki parti arasında var olan sorunları 3 ana başlık altında topluyor ve şöyle açıklıyor:
1)Kürdistan Bölge Başkanlığının Görev Süresi
YNK, Kürdistan Bölge Başkanlığının görev süresinin Irak Cumhurbaşkanının görev süresiyle aynı anda bitmesinden yanadır. Çünkü, Irak Parlamentosu ve Kürdistan Parlamentosu seçimleri Aralık 2005 tarihinde yapılacak.
KDP ise Kürdistan Bölge Başkanı 4 yıllığına seçilmesini istiyor ve 2 defa tekrar seçilme hakkı olmasını istiyor.
2)Kürdistan Bölge Başkanlığının Seçilme Biçimi
YNK, Kürdistan Bölge Başkanı, Irak Cumhurbaşkanı gibi Parlamento tarafından oyların üçte ikisi ile seçilmeden yana.
KDP ise Kürdistan Bölge Başkanının doğrudan halk tarafından salt oy çoğunluğuyla seçilmesinden yanadır.
3) Kürdistan Başkanı’nın Yetkileri
YNK, Kürdistan Başkanı’nın yetkilerini Yasama, Yürütme ve Yargı erklerinin ayrıştırılması esası çerçevesinde ele alınması gerektiğini ve onlardan üstün olmaması gerektiğini savunuyor
KDP, Kürdistan Bölge Başkanı’nın yetkileri genel ve kapsayıcı olmasını istiyor.
Newşirwan Mustafa YNK’nin hangi değerler karşılığında Cumhurbaşkanı kürsüsüne sahip olduğu meselesinde ise:
KDP Bağdat’ta:
Irak Başbakan yardımcısı,
Irak Parlamento Başkan Yardımcısı,
Dışişleri Bakanı,
Belediyeler Bakanlığı,
Sosyal İşler bakanlığı
Kürdistan’da ise;
Kürdistan Başkanlığı,
Kürdistan Başbakanı diyor.
Nawşirwan Mustafa 6 Mayıs tarihinde KDP’nin sunduğu “ Kürdistan Başkanlık Yasasına” dair 6 sayfalık bir eleştiri yazısını Reform’da yayınlıyor.
7 Mayıs tarihinde KDP ve YNK Politbüroları Pirmam’da toplanıyorlar. Fakat Antlaşma sağlanmıyor. Neçirwan Barzani ve Xosret Resul ortak bir basın toplantısı yapıyorlar. Bu basın toplantısında iki taraf var olan sorunları kamuoyu ile paylaşıyorlar.
Mam Celal o dönem Irak Cumhurbaşkanı olarak yurtdışında bulunuyor.
Neçirwan Barzani “Mam Celal’ın bu süreçte yurtdışına gitmemesi gerektiğini “ de söylüyor. Çünkü taraflar anlaşamıyorlar ve tam bir kriz yaşanıyor.
Newşirwan Mustafa aynı gün Reform Web sayfasında, “ Kürdistan Başkanı Seçimi Niye Gecikti” adı altında uzun bir yazı kaleme alıyor.
KDP 8 Mayısta YNK Politbürosuna bir mektup yazarak “Mam Celal geri dönene kadar görüşmeleri kestiklerini KDP ile YNK arasında 1 Aralık 2004 tarihinde yapılan antlaşmayı gözden geçireceklerini” deklere ediyor.
Newşirwan Mustafa 9 Mayıs günü Reform’da “ Irak Cumhurbaşkanlığı ve Kürdistan Başkanlığı Kürsüleri Kürdlerin Birliğini Parçalayacak mı” adı altında bir makale yayınlıyor.
15 Mayıs günü YNK Politbürosu Arselan Bayiz’ın evinde toplanıyorlar.
Toplantının Gündemi : KDP ve YNK arasında Kürdistan Başkanlığına Dair Çelişkiler
Birincisi;
1) KDP ile YNK arasında 1 Aralık 2004 tarihinde yapılan antlaşma Irak’ta yapılması öngörülen gelecek seçimlere kadar devam edecek. Biz Kürdistan Bölge Başkanlığı dahil antlaşmanın tüm maddelerine bağlıyız.
2)Irak Anayasasının yazılmasından sonra, genel seçimler öncesi ve esnasında iki tarafın yeniden seçimlere katılma biçimi, Irak ve Kürdistan görevlerinin paylaşımı için yeni bir antlaşma için toplanması gerekiyor.
İkincisi;
1) Kürdistan Bölge Başkanı(KDP için)nın görev süresi 4 yıl olabilir, eğer Irak Cumhurbaşkanı yada Başbakanın görev süresi 4 yıl olursa(YNK için).Eğer Irak’ta Başbakanlık ya da Cumhurbaşkanlığı Mam Celal’a verilmese Kürdistan’da da Başkanlık seçimi yapılmayacak.
2)Eğer Kürdistan Parlamentosu 4 yıllığına seçilirse Başbakanlık ve Parlamento Başkanlığı dönüşümlü olacak bir yıl KDP, bir yıl YNK (4 yıl böyle devam edecek)
Üçüncüsü;
1)Biz Parlamenter sistemi savunuyoruz.
2) Kürdistan Başkanlığı seçimi , Irak Anayasasının Irak Cumhurbaşkanı’nın seçimi için ön gördüğü gibi olacak:
-Ya Parlamento tarafından seçilecek.
-Ya da halk tarafından.
a) Eğer halk tarafından seçilecekse Parlamento üyelerinin üçten ikisinin oyu ile
b)eğer halk tarafından seçilecekse seçime katılanların % 50 artı 1 oyu ile seçilecek.
Eğer her hangi bir aday bu oyu elde etmese birinci ve ikinci adaylar arasında ikinci tur yapılacak.
Dördüncüsü;
1) Eğer Kürdistan Bölge Başkanı’nın görev süresi önümüzdeki seçime kadar ise Başkan yardımcısına gerek yoktur.
2) Eğer Kürdistan Başkanı 4 yıl için seçilecekse yardımcısı olmalıdır.
Newşirwan Mustafa aynı gün “Evet iktidar üzerine mücadele var, ama hangi iktidar üzerine” ana başlığı ile bir makale yayınlıyor.
Newşirwan Mustafa bu makalesinde Kürd siyasi partilerini ve yöneticilerini iktidar mücadelesi içine girdiklerinden dolayı yaptıkları suçlamalara değiniyor. Partileri oluştuğu zaman iktidar olmak için halka programlarını sunarlar… Halk eğer bu partileri seçerse demokratik yollarla bu programlarını tatbik ederler..
Ömürleri boyunca Kürdistan’ı terk etmeyen, dünyada yaşanan demokrasi tecrübelerinden habersiz kesimlerin bu tip suçlamaları yapmaları anlaşılabilinir. Ama, yıllarını Avrupa ve Amerika’da geçirenlerin bu tip suçlamalarda bulunmasını anlamak zordur.
Bu kesimleri şöyle değerlendiriyor.
Bazıları belli bir yaştan sonra Kürdistan’dan ayrılıp yurtdışına gittiler, fakat olduğu gibi kaldılar. Avrupa ekonomik imkanlarından yararlandılar, fakat o ülkelerin siyasi tecrübelerinden hiç faydalanmadılar. Hatta o ülkelerin dilini dahi öğrenmediler.
Bazıları da ya kendilerinin, ya aileleri, akrabaları, kabileleri ya da aşiretleri bir parti ile ilişkisi vardı, hiç değişmeksizin orada kaldılar.
Bazıları da karar mekanizmalarına yakın durarak araştırmalarıyla, makaleleriyle ve iyi önerileriyle yardımcı olmaya çalışıyorlar.
Yazar makalesinin devamında konuyu Başkanlık ve Parlamenter sistemlere getiriyor…. Ortadoğu’da başkanlık sistemlerinin diktatörlüğe gittiğini……. Parlamenter sistem için de İsrail örneğini getiriyor.
Mam Celal yurtdışından geri dönüyor. 21 Mayıs 2005 tarihinde YNK yönetimi Dukan’da toplanıyor.
Gündem: Irak Anayasası ve Kürdistan Başkanlığı Yasası…
Birinci bölüme ilişkin olarak Newşirwan Mustafa’nın kaleme aldığı “ Irak Anayasası Sorunu ve Kürdlerin Anayasayı Yazma Sürecine Katılma Meselesi” adlı çalışması politbüro tarafından kabul ediliyor.
Kürdistan Başkanlığı meselesinde ise Xosret Resul var olan süreci anlatıyor ve YNK Politbürosunun 15 Mayıs 2005 tarihinde aldığı kararları okuyor.
Newşirwan Mustafa’nın anlatımına göre Xosret Resul’un okuduğu kararlar Mam Celal’ın işine gelmiyordu. Mam Celal toplantıda; “Eğer KDP ile bir antlaşma sağlanmasa Irak Cumhurbaşkanlığından istifa edeceğini” söylüyor.. Ayrıca daha önceden de istifa mektubunu hazırladığını bir nüshasının Bağdat’ta Haçim Hasan’da olduğunu ve bir nüshasını da Xosret Resul’a verdiğini beyan ediyor. Mam Celal konuşmasının devamında ise “ bu istifamın sebebinin %65’i siz, % 35’i KDP dir. Hiç kimse benim kadar KDP’yi tanımıyor. Tüm bu süreçlerde çektiğim acıları biliyorum. Fakat, ben savaşa karşı taviz verme yanlısıyım” diyor. Bu arada Mam Celal ile Omer Seyid Ali arasında bazı sert tartışmalar da oluyor.
Mam Celal,” ben ve Dr. Fuad düşüncelerimizi yazılı olarak bildireceğiz.. Bensiz toplantıya devam edin aldığınız kararları uygulayacağım” diyor.
22 Mayıs tarihinde YNK yönetimi yeniden toplanıyor.
Mam Celal ile Dr. Fuad 1 Aralık 2004 projesine hiç dokunmaksızın imzalayıp gönderiyorlar.
YNK Politbüro üyeleri tam açmaz ile karşı karşıya kalıyorlar. Newşirwan Mustafa toplantıya başkanlık meselesini Xosret Resul’a bırakıyor.
Xosret Resul 15 Mayıs 2005 kararlarını gündem maddesi yapmak istiyor. Arselan Bayiz, Adnan Müfti ve Mela Baxtiyar ise 1 Aralık 2004 antlaşmasını…
Newşirwan Mustafa yazısının devamında toplantı boyunca konuşmadığını ve son olarak söz alarak; “Bu antlaşmaya inanmadığını ve daha önceki antlaşmayı da görmediğini ve bundan dolayı da katılamayacağını söylüyor. Ayrıca 40 yıldan fazla birlikte çalıştığı Mam Celal ile ilişkilerini bozmak istemediğini” beyan ediyor.
Newşiwan Mustafa yazısının devamında ise hepsi kalkıp Mam Celal’ın evine gidip toplandılar, düzeltmeler kabul edilmişti… Irak Komünist Partisi eski yöneticilerinden ve şimdi Mam Celal’ın danışmanı olan Fexri’ye verip Mesud Barzani’ye gönderdiler.
Fakat, KDP YNK’nin yaptığı öneriyi reddediyor. Fexri Kerim ise aracılık yapmaktan vazgeçerek Bağdat’a dönüyor.
Bu arada Kek Mesud Barzani Mam Celal’a bir mektup yazıyor. Mam Celal ise Pirmam’a gidip Kek Mesud ile görüşüyor.
29 Mayıs 2005 tarihinde Fazil Mirani, Azad Berwari, Mahmud Mehemed ve İzeddin Berwari var olan projeyi Qelaçolan’a getirip Mam Celal’a teslim ediyorlar.
YNK’nin Politbürosu toplanıyor.
Mam Celal, Pirmam’da Kek Mesud ile yaptığı toplantıyı anlatıyor.
Newşirwan’ın anlatımlarına göre bu toplantıda YNK merkezinin eğer Mesud Barzani 4 yıl için seçilirse yardımcısı olmalı ve başbakanlık YNK’ye verilmeli meselesi gündeme geliyor. Mam Celal’ın verdiği bilgilere göre Kek Mesud; “Bu ailemizin içinde sorun olur, Neçirwan’ın ceseti üzerine Kürdistan Bölge Başkanı olmaya hazır değilim” demiş.
KDP’nin isteklerini Talabani kabul etmişti.
Neçirwan Barzani Başbakan olacak,
Mesud Barzani Kürdistan Başkanı olacak
1)Kürdistan Başkanı 4 yıl için seçilecek,
2)Kürdistan Başkanı bu sefer Parlamento tarafından ve önümüzdeki sefer ise halk tarafından seçilecek. Bu başkanlık sisteminin kabulüdür.
3) Başkan üçten iki değil, oy çoğunluğu ile seçilecek.
4) Başkan yürütmenin başıdır,
5) Başkan bölge askeri güçlerinin komutanıdır.
6)Başkan Kürdistan Bölgesi adına Bağdat’ın muhatabıdır.
7)Başkan içte ve dışta Kürdistan’ı temsil eder.
8) Yardımcısı olmaz.
Newşirwan Mustafa bu bölümün sonunda, “Barzani kardeşinin oğlunun cesedi üzerine Başkan olmaya hazır olmadı ve partisinin en küçük istemi konusunda geri adım atmadı, ama Talabani kendi yoldaşlarının ve partisinin cesedi üzerine Cumhurbaşkanı olmayı kabul etti” diyor.
Kürdistan Parlamentosu ancak seçimlerden 5 ay 12 gün sonra 4 Haziran 2005 tarihinde ilk toplantısını gerçekleştirdi.
12 Haziran 2005 tarihinde Kek Mesud Kürdistan Parlamentosu tarafından Kürdistan Bölge Başkanı seçildi…
Newşirwan Mustafa 15 Haziran 2005 tarihinde “Tenguçelemekay Serokayetî Herêm Kotayî Hat” ana başlığı altında uzun bir makale yayınladı.. Bu makale ile sürece ilişkin eleştirisel bir dokümantasyon sunuyor.
Benim Kürdistan Başkanlığı Yasası, görev süresi ve yetkileri konusunda bu tarihsel sürecin geri gitmesinin esas nedeni bu krizin yeni olmadığına dairdir.
2005 yılında da aynı krizi yaşadık. Kürdistan Parlamentosu seçilmiş fakat toplanamıyor.. Kürdistan Hükümeti kurulamıyor.. Yeniden iç savaş gündemdeydi…
Newşirwan Mustafa’nın Kürdistan Başkanlığı ve görevleri meselesinde bugün ileri sürdüğü düşünceler yeni değil, eski düşünceleridir… O Kürdistan’da geniş yetkilere sahip bir başkana karşıdır.. Bu bir düşüncedir. Bazı Güney ve Kuzey Kürdistan çevrelerinin Kürdistan Başkanlık Yasasına ilişkin bu tartışmaları “İran’ın kışkırtması” olarak yeni bir şey gibi gündeme getirmeleri doğru değil.
Evet İran, Türkiye, Irak ve hatta can çekişen Esad dahi bugün Kürdlerin birleşmemesi için uğraşıyorlar. Parçalanmış Kürdistan hepsinin işine geliyor. Bugün Güney Kürdistan’da var olan siyasal partiler, Kürdistan’ı işgal eden tüm devletlerle ilişkileri oldu.. Bugün var olan ilişkiler tam tersine de dönebilir. Türkiye ile olan ilişkileri mahkum ederek, İran ya da Suriye ile olan ilişkileri (tersine de doğrudur)savunmak Kürd yurtseverlerinin işi değildir.
Fazla kırıp dökmeden, günlük duygularımızı tatmin etmek için sınırları aşan suçlamalara girmeksizin Güney Kürdistan’da var olan “Kürd hamurundan” nasıl birleşik bir ev kurabiliriz meselesine kafa yormak gerekiyor.
Newşirwan Mustafa küçük bir grup arkadaşıyla YNK’den ayrılarak (Ûşe- Kelime/Sözcük) adı altında bir şirket kurdu ve kısa sürede Güney Kürdlerinin %25’inin oylarını aldı.. Hem de Gorran’a bağlı silahlı bir yapıyı reddederek. Yüzlerce genç, akademik insanı Kürd siyaset dünyasına kazandırdı. Kürdistan’ın merkezi bir orduya, ortak bir maliyeye, partilerin askeri güçlerden arındırılması, yolsuzluklara karşı tutum gibi konularda çok açık bir programla ortaya çıktılar ve bu programı dayatıyor.
Newşirwan Mustafa’yı sevsek ya da sevmesek bugün o Güney Kürdistan siyasetine yön veren birkaç kadrodan biridir. Newşirwan’ın etkisi kendi hareketi olan Gorran ile sınırlı değil, düşünsel olarak çok daha geniş bir yelpazeye hitap ediyor.
Güney Kürdistan da eski Güney Kürdistan değil, şimdi binlerce insan kalem alanında var olan tartışmalara katılıyor ve sürekli düşünce üretiyorlar.
Güney Kürdistan son 20 yıl boyunca yönetildiği gibi artık yönetilemez..
Sonuç olarak Güney Kürdistan’da var olan taşları yerli yerine koymak için mazisi eskiye dayanan Kürdistan Başkanlığı meselesine dair Newşirwan Mustafa’nın geçmişte savunduğu düşüncelerin bir özetini yaptım.
Pazar, 6 Ağustos 2015